Virüse Karşı Mültecileri Koruyun

14/04/2020

Birleşmiş Milletler Mülteciler Örgütü’nün (UNHCR) açıklamasına göre Türkiye’deki mülteci sayısı, 3,6 milyonu Suriyeli olmak üzere, 4 milyon civarındadır. Koronavirüs salgını, zor koşullarda yaşamlarını sürdürmeye çalışan milyonlarca mültecinin koşullarını iyice ağırlaştırmıştır.

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de Covid-19 virüsünün en fazla etkilediği, tehdit ettiği kitlelerin başında mülteciler gelmektedir. Koronavirüs salgını ile mücadele hiçbir ayrım gözetmeksizin, hukuki statüleri, uyrukları ne olursa olsun bu topraklarda yaşayan bütün mültecileri kapsayarak sürdürülmelidir. Bu kapsamda;

  • Mültecilere verilecek sağlık hizmetlerinde mültecilerde aranan kayıtlı olma şartından vazgeçilmelidir.
  • Mültecilerin, uluslararası hukuktan doğan temel hakları çerçevesinde sağlık hakkına erişimleri, yaşadıkları sağlıksız koşullar düşünülerek acilen tekrar gözden geçirilmelidir.
  • İleri yaştaki kişiler, kronik hastalıkları bulunan ve ciddi sağlık sorunları olanlar, engelliler, gebe kadınlar, yeni doğum yapmış kadınlar ve refakatçisi olmayan çocuklar için uygun barınma imkanları derhal sağlanmalıdır. Engelli kişilerin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak ihtiyaçları giderilmelidir.
  • Mültecilerin temiz çevrede yaşama ve su kaynaklarına erişimlerini güçlendirmek için yaşam ortamlarının elverişli hale getirilmesi gerekmektedir.
  • Sosyal ve ekonomik açıdan yeterli kaynaklara erişimleri olmayan mülteci ailelere salgından korunmaları için temel bilgiler verilerek sağlık ve hijyen malzemeleri merkezi ve yerel kamu kurumları tarafından temin edilmelidir.
  • Mültecilerin kalabalık ortamlarda ve toplu yaşadıkları için salgına yakalanma riskleri daha yüksek olduğundan, bulaşma belirtisi olan tüm mülteciler için acilen Covid-19 testi taraması yapılmalıdır.
  • Kabul merkezlerine yeterli temizlik ve hijyen ürünleri temin edilmeli, ayrıca merkezlerde yaşayanların Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) açıkladığı koronavirüsten korunma talimatlarına uyabilmeleri için kullanma suyu kesintisiz olarak sağlanmalıdır. Ortak alanlar, banyolar ve tuvaletler sıklıkla dezenfekte edilmeli, çöpler zamanında toplanmalı ve boşaltılmalıdır.
  • Geri gönderme merkezleri, kabul ve barınma merkezlerinde gerekli önlemler alınmalı, binalar dezenfekte edilmeli, personelin ihtiyaç duyduğu malzemeler temin edilmelidir.
  • Türkiye ve Yunanistan sınırlarına yığılmış olan mültecilerin yaşam haklarının çok büyük bir tehlikede olduğu düşünülerek, sınırda yaşanan bu insanlık krizi bir an önce çözülmeli, sınırın iki yakasında da mültecilerin en temel hakları olan korunma, barınma, beslenme ve sağlık haklarından yararlanmaları sağlanmalıdır.
  • İşyerlerinin kapanması ya da başka nedenlerle çalışma hakkı olduğu halde işsiz kalan tüm mültecilere salgın süresince ücretli izin hakkı sağlanarak salgın boyunca ücretten yoksun kalmaları önlenmelidir.

Mültecilerin sağlık ve barınma başta olmak üzere temel haklardan mahrum bırakılmaları, koronavirüs tehdidi ile topyekûn mücadeleyi başarısız kılması bir yana hiçbirimizin kabul edemeyeceği bir insanlık dramına neden olacaktır.