DİSK Genel İş-Sendikası 5 No’lu Şubesi tarafından düzenlenen, Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan ve belediye çalışanlarının da katıldığı yüzlerce kişiden oluşan gurup Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde basın açıklaması yaptığı sırada bombalı saldırıya uğrayan 300 genç için yürüdü.

DİSK Genel-İş Sendikası 5 No’lu Şubesi Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGFD) üyesi 300 gencin Amara Kültür Merkezi önünde yaptığı basın açıklaması sırasında IŞİD üyesi olduğu iddia edilen intihar bombacısı tarafından yapılan katliam sonucunda ölen 32 genç için yürüyüş düzenledi. Yürüyüşün ardından yapılan basın açıklamasına Sendikamız 5 No’lu Şube Başkanı Ali Haydar Kara, Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan, Sendikamız 5 No’lu Şube Yönetim Kurulu Üyeleri, Belediye Başkan Yardımcıları, Belediye Meclis Üyeleri,  Sendikamız İşyeri temsilcileri, Sendikamız üyesi işçiler ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Başkan Arslan ve çalışanlar Egekent girişinde toplanarak Kasaplar Meydanı’na kadar yürüdü. Yürüyüş sırasında, “Suruç’un hesabı sorulacak”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Devrim Şehitleri ölümsüzdür”, “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Yaşasın barış ve kardeşlik”, “Suruç’ta ölen fidanlar ölümsüzdür”, “Katillerden hesabı emekçiler soracak” sloganları atıldı. Sendikamız 5 No’lu Şube Başkanı Ali Haydar Kara ve Çiğli Belediye Başkanı Arslan birlikte basın açıklamasında bulundu.

“Suruç katliamı da diğer olaylar gibi provokasyondur”

Ülkeyi yasa boğan ve 32 gencin ölümüne, yüzlerce çocuğun yaralanmasına neden olan Suruç Katliamı’ndan duyduğu üzüntü ve acının tarifsiz olduğunu belirten Başkan Arslan, “32 çocuğumuz Kobane’de gerçekleşmiş yıkıcı savaşın etkilerini azaltmak adına, acıyı dindirmek adına oraya gitmek istediler. Niyetleri sadece çocuklara oyuncak götürmek, çocuklarla oynayarak onların yaralarına derman olmaktı. Ama kötü eller, kötü güçler tarafından katledildiler. Bu demek değildir ki insanlar bundan sonra yılacak, mücadele etmeyecek. Türkiye Cumhuriyeti devleti demokratik bir devlettir. Bu baskıcı ve zulüm ortamının etkilerinden kurtulmanın yolu birlik ve beraberlikten geçer. Suruç olayı da diğer olaylar gibi bir provokasyondu. Diyarbakır olayı da provokasyondu. Bu ülkenin halkları olarak barışı savunmaya, acıların dinmesi ve bir daha yaşanmaması için mücadeleye devam edeceğiz. Halkın sağduyusu bunlara engel olacaktır. Ölen canlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum” dedi.

“Çocukların neşesini tekrar bulabilmek için oradaydılar”

Suruç’ta hayatlarını kaybeden ve yaralanan gençlerin Suruç’a sevgi için, barış için ama sadece insanlık için gittiklerini, tek dertlerinin savaştan dolayı çekilmiş acıların bir nebze de olsa dindirilebilmesi olduğuna barış, dostluk, kardeşlik ve dayanışma duyguları içinde hareket ettiklerine dikkat çeken Sendikamız 5 No’lu Şube Başkanı Ali Haydar Kara ise şunları söyledi. “Kobane’nin yeniden inşası için yola çıkan 300 inşaat ustası, mühendislik ve mimarlık öğrencisi, tıp, ziraat ve veterinerlik öğrencisi, sosyoloji ve psikoloji öğrencisi sosyalist gençler yanı başlarında yaşanılan insanlık suçuna ve kıyımına dur demek için, inançlarını ve kültürlerini yeniden yeşertmek, çocukların kaybolan neşesini tekrar bulabilmek için Suruç’ta coşkuyla bir araya geldiler. Kobane çocuklarına yoldaş olmak için Kobane’ye giderken Suruç’ta hain pusuda IŞİD tarafından katledildiler. Biz işçi sınıfı olarak her türlü katliama direndik ve direnmeye devam edeceğiz. Suruç’ta katledilen yoldaşlarımızı selamlıyor, ailelerine başsağlığı diliyoruz.”