''Türkiye'de Kadın Emeği'' Raporumuz Yayımlandı

05/03/2020

DİSK/GENEL-İŞ Araştırma Dairesi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne atfen kadın işçilerin çalışma hayatında karşılaştıkları sorunları görünür kılmak amacıyla her yıl düzenli olarak hazırladıkları Kadın Emeği raporlarının bu yıl beşincisini yayımladı.

TÜİK, OECD, EUROSTAT, AÇSHB verileri kullanılarak hazırlanan raporda şu başlıklar öne çıktı: 

Kadınların İşgücüne Katılımı Yetersiz!

Türkiye’de işgücüne erkek nüfusunun yüzde 72,7’si katılabilirken, kadın nüfusunun yalnızca yüzde 34,2’si işgücüne katılmaktadır. AB ve OECD üye ülke ortalamalarına bakıldığında ise kadınların ve erkeklerin işgücüne katılım oranlarının yüzde 52’den fazla olduğu görülmektedir. Türkiye ile benzer demografik ve sosyo-ekonomik yapılara sahip ülkelerden İtalya’da kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 41,1, Yunanistan’da yüzde 44,3, Güney Afrika’da yüzde 48,4, İspanya’da ise yüzde 53’tür.

İşgücü İçerisindeki Her 10 Kadından Yalnızca 3’ü Çalışıyor…

Türkiye’de işgücü içerisindeki her 10 kadından yalnızca 3’ü istihdama katılabildi. Kadınların istihdama katılım oranı yüzde 29,4 iken erkeklerin istihdama katılım oranı yüzde 65,7.  AB üye ülke ortalamasında kadınlarda istihdama katılım oranı yüzde 48,7, erkeklerde yüzde 60,6; OECD üye ülke ortalamasında kadınların istihdam oranı yüzde 50, erkeklerin istihdam oranı yüzde 65’tir.

2019 Yılında 500 Bin Kadın Ev İçi Bakım Hizmetleri Nedeniyle İşinden Ayrıldı, 12 Milyon Kadın İse Ev İşleri Nedeniyle Çalışma Hayatına Giremedi!

Resmi verilere göre “ailedeki çocuklara veya bakıma muhtaç yetişkinlere bakmak için” işinden ayrılan kadın sayısı yıldan yıla arttı. 2014 yılında 465 bin kadın ev içi bakım hizmetlerini sağlamak için işinden ayrılmışken bu sayı 2019 yılında 29 bin kişi artarak ve 494 bine ulaştı. Aynı sebeple işinden ayrıldığını belirten erkek sayısı ise kadın sayısının yalnızca yüzde 3’ü kadar.

İşsiz Kadın Sayısı 2014’ten 2019’a Yüzde 52 Arttı, 2 Milyona Yaklaştı!

Ülkelere göre kadın işsizliği oranlarını karşılaştırdığımızda ekonomik kriz içerisinde olan ülkelerde kadın işsizliğinin arttığı görülmüştür. AB üye ülke ortalamasında kadın işsizliği oranı yüzde 7,1; OECD üye ülkelerinde yüzde 5,4’tür. Türkiye’de ise yüzde 14 olan kadın işsizliği oranı OECD üye ülke ortalamasının 3, AB üye ülke ortalamasının 2 katıdır. Ekonomik kriz içerisindeki ülkelerden Yunanistan’da kadın işsizliği oranı yüzde 24,2, İtalya’da yüzde 11,8;  Güney Afrika’da ise yüzde 29’dur

2014 yılı Kasım ayında 1 milyon 151 bin (yüzde 26,6) olan işsiz kadın sayısı 2019 yılı Kasım ayına gelindiğinde 604 bin kişi artmış (artış oranı yüzde 52) ve 1 milyon 755 bine çıkmıştır. Kriz döneminde kadın işsizliği daha da arttı. 2017 yılında yüzde 13,4 (1 milyon 383 bin kişi) olan kadın işsizliği oranı,  2019 yılında yüzde 16,6’ya (1 milyon 755 bin kişi) yükseldi.

İşsizlik En Çok Genç Kadınları Etkiliyor; Ekonomik Krizin Etkisi ile 15-24 Yaş Arası Kadın İstihdamı 130 Bin Azaldı, Kadın İşsizliği 98 Bin Kişi Arttı

15-24 yaş arası genç kadınların istihdama katılım oranı yüzde 21,4 iken genç erkeklerin istihdama katılma oranları yüzde 43,9’dur. Yani her 10 genç kadından yalnızca ikisi çalışabilirken her 10 genç erkekten 4’ü çalışmaktadır.  İşsizlikte ise her 10 genç kadından 3’ü işsizdir ve işsizlik oranları her geçen yıl artmaktadır. Buna göre genç kadın işsizlik oranı yüzde 30,9 iken genç erkeklerin işsizlik oranı yüzde 21’dir.

1 Milyondan Fazla Kadın Uzun Sürelerle ve Kayıt Dışı Çalıştırılıyor

Haftalık 45 saatten fazla çalıştırılan kadın sayısı her yıl artarken bu kadınların kayıt dışı çalıştırılma oranı da artmaktadır. 2019 yılında 2 milyon 932 bin kadın haftalık 45 saatten fazla çalıştırılırken bu kadınların yüzde 34,4’ü (1 milyon 9 bin) kayıt dışı çalıştırılmıştır.

Türkiye’de Erkekler, Kadınlardan Yüzde 8 Fazla Kazanıyor

2018 yılında erkeklerle kadınlar arasındaki cinsiyete dayalı ücret farkı yüzde 8 olarak gerçekleşmiştir. Yani kadınlar erkeklerden yüzde 8 daha az kazanmıştır. Ücret ayrımının meslek lisesi mezunu kadın ve erkekler arasında en yüksek düzeyine ulaştığı görülmektedir. Meslek lisesi mezunu kadınlar, erkeklere göre yüzde 30 az kazanmıştır. En az fark ise lise mezunu kadın ve erkekler arasındadır. Lise mezunu kadınlar, lise mezunu erkeklere göre yüzde 14 daha az kazanmıştır.

Raporun Değerlendirmesi;

Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu kriz ortamının ve süregelen muhafazakâr politikaların erkek egemen anlayışla da beslenmesi ile kadın emeği ikincilleştirildi. Artan işsizlik, kadının güvencesiz ve kayıt dışı istihdamı karşısında şu talepler sıralandı:

  • Kadınlara güvenceli ve sürekli istihdam sağlayacak politikalar planlanmalı ve hayata geçirilmelidir.
  • Kayıt dışı istihdam ve uzun çalışma sürelerine karşı denetim mekanizmaları geliştirilmeli, caydırıcı önlemler alınmalıdır.
  • Cinsiyet ayrımına dayalı işbölümüyle şekillenmiş istihdam alanlarında kadın işi erkek işi ayrımına karşı eşitlikçi istihdam politikaları uygulanmalıdır.
  • Kadınla erkek arasındaki cinsiyete dayalı ücret açığı giderilmeli, aynı işi yapan ya da eşdeğer işi yapan kadınla erkek arasındaki ücret farkını yaratan uygulamalar ortadan kaldırılmalı, işverenler denetlenmelidir.
  • Kadının sorumluluğu olarak görülen ve çalışma hayatına katılmasındaki en önemli engeli oluşturan ev içi hizmetler ve çocuk-yaşlı bakımı için kamu kurumları ve yerel yönetimler tarafından kreş, gündüz bakım evi, hasta ve yaşlı bakım evleri gibi merkezler açılmalıdır.
  • Kadın istihdamını geliştiren en önemli olgu eğitimdir. Eğitim politikaları toplumsal yapının dayattığı ataerkilliğin ötesine geçerek eşitlik temelinde yeniden düzenlenmeli ve eğitimde fırsat eşitliği sağlanmalıdır.
  • Başta işyerleri olmak üzere hayatın her alanında kadına yönelik taciz ve şiddete karşı önlemler alınmalıdır.
  • Toplu sözleşmelerde cinsiyet eşitliği esas alan düzenlemeler yapılmalıdır.
  • 8 Mart tüm kadınlara resmi ve ücretli tatil günü ilan edilmelidir.

Raporun tamamına PDF ve Word belgesi olarak ulaşabilirsiniz.