DİSK/Genel-İş Araştırma Dairesi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne atfen her yıl kadın işçilerin çalışma hayatında karşılaştığı sorunlarını görünür kılmak amacıyla daha önce üçünü yayımladığı Kadın Emeği Raporu’nun dördüncüsünü açıkladı.
TÜİK, OECD, ILO, ÇSGB ve İŞKUR verilerinden yararlanarak açıklanan raporda kimi araştırma başlıkları şöyle yer aldı:
Türkiye’de kadın emeğinin çalışma hayatındaki görünümü bu yıl da değişmedi. 2017 yılında her 10 kadından sadece 3’ü istihdam içerisinde yer aldı. Kadınların istihdama katılım oranı yüzde 28,9’da kalırken, erkeklerin istihdama katılım oranı yüzde 65,1 oldu. 2018 yılının Kasım ayında ise kadınların istihdama katılım oranı yüzde 29,1 olmuştur. AB üye ülke ortalamalarında kadın istihdam oranı yüzde 45,9, OECD üye ülkelerinde ise yüzde 44,4’tür.
Türkiye’de kadın emeğinin çalışma hayatındaki görünümü bu yıl da değişmedi. 2017 yılında her 10 kadından sadece 3’ü istihdam içerisinde yer aldı. 2018 yılının Kasım ayında ise kadınların istihdama katılım oranı yüzde 29,1 olmuştur. Bu oran ile Türkiye, AB ve OECD ortalamalarının çok altındadır. AB üye ülke ortalamalarında kadın istihdam oranı yüzde 45,9, OECD üye ülkelerinde ise yüzde 44,4’tür.
Çalışma hayatında yer alan kadınlar toplumsal rollerinden kaynaklı çifte mesai yapıyor. Haftalık 45 saatten fazla çalışan kadın işçi sayısı 2014 yılında 2 milyon 774 bin kadın iken 2017 yılında 200 bin kişi yüzde sekiz artarak 2 milyon 974 bin olmuştur. Bununla birlikte haftalık 45 saatten fazla çalışan kadınların kayıt dışılığı da oldukça yüksektir.
Ekonomik krizin patlak verdiği 2018 yılında ise kadınların işsizlik düzeyinin arttığı görülmektedir. Krizin etkilerini aylara göre incelediğimizde; kadın işsizliği Nisan ayına kadar düşme eğilimindeyken, Haziran ayından itibaren artmaya başlamış, Kasım ayı itibariyle de bu oran yüzde 15’lere ulaşmıştır. Erkeklerde ise bu oran yüzde 11,2 olmuştur. Tarım dışı işsizlik oranlarına baktığımızda ise işsizliğin en çok kadınları etkilediğini görmekteyiz. Kadınlarda tarım dışı işsizlik oranı yüzde 18,5, erkeklerde ise yüzde 12,6’dır.
Ekonomik krizin etkisi ile kadın işsizliğinin artması, işsizlik sigortasına başvuran kadın sayısını da artırmıştır. 2018 yılında işsizlik ödeneği için yapılan başvuru sayısı bir önceki yıla göre yüzde 57,7 artış göstermiştir. Bir önceki yılın Aralık ayında işsizlik ödeneğine yapılan başvuru sayısı 29 bin 631 iken 2018 yılı Aralık ayında işsizlik ödeneğine yapılan başvuru sayısı 17 bin 106 kişi artarak 46 bin 737’ye ulaşmıştır.
Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından yapılan araştırmaya göre dünya genelinde cinsiyete dayalı ücret eşitsizliği oranı yüzde 18,8’dir. Bu oran ülkelerin gelir gruplarına göre değişmektedir. Portekiz, İngiltere, İspanya, Fransa gibi yüksek gelirli ülkelerde ücret eşitsizliği ortalama yüzde 15,5’tir. Üst-orta gelir grubunda yer alan Brezilya, Meksika, Tayland ve Türkiye’nin de içinde yer aldığı ülkelerde ücret eşitsizliği ortalaması yüzde 20,9, Sri-Lanka, Endonezya, Tunus ve Mısır gibi ülkelerin içinde yer aldığı düşük-orta gelir gruplarda ücret eşitsizliği ortalaması yüzde 16,9’dur. En düşük gelirli ülkeler grubunda ise eşitsizlik oranı ortalaması yüzde 12,6‘dır. Türkiye’de cinsiyete dayalı gelir eşitsizliği oranı yüzde 12’dir.
Raporun tamamını PDF formatında görüntülemek ve indirmek için tıklayın.