Araştırma dairemiz emek alanına ilişkin periyodik incelemeler ve gündeme dair araştırmalarını hızlandırdı. Bu kapsamda Eylül ayında Üye Kimlik Araştırması’nı sonlandırıldı. Üye Kimlik Araştırması, Sendikamızın, genel hizmetler işkolunda son yıllarda yaşanan istihdam eğilimlerini ortaya çıkarmak ve üyelerimizin çalışma yaşamından kaynaklanan sorunlarını görünür kılmak amacı ile yaklaşık 3 aylık titiz bir çalışmanın sonucunda hazırlanmıştır. Araştırma 44 şubemize bağlı konut işçileri, belediyelerde kadrolu işçiler, belediye şirket işçileri ve taşeron işçilerden oluşan üye 540 üyeye ulaşılmıştır. Sendikamızın öz kaynakları ile gerçekleştirilen bu çalışmaya ilişkin önemli bazı sonuçlar aşağıda yer almaktadır.
ÜYE KİMLİK ARAŞTIRMASI’NIN SONUÇLARI
Genel hizmetler işkolunda çalışan emekçilerin ücretleri, çalışma biçimine göre değişiyor… En düşük ücret alanlar taşeron işçiler
Araştırma sorularını yanıtlayan üyelerimizin genel olarak ücret gelirleri yüksek. İşçilerin % 33’ünün ücret geliri 2000.-TL ile 3000.-TL arasında, % 16’sının ise 3000.-TL ve üzerindedir. Ancak bu olumlu tablo, işçilerin çalışma biçimlerine göre değişiyor. Örneğin, taşeron işçilerin % 78,2’si 1500.-TL ve altında ücret aldığını belirtirken, belediye şirket işçilerinde de en fazla ücret geliri aralığı 1000-1500.-TL arasında yoğunlaşmaktadır (%35,3). Konut işçilerinin ise % 40’ı asgari ücret, % 30’u 1000-1500.-TL arasında ücret aldığını belirtmişlerdir. En yüksek ücret düzeyine sahip olanlar üyelerimiz, belediyelerde çalışan kadrolu işçilerdir. Kadrolu işçilerin % 53,1’i 2000-3000.-TL, % 31,8’i de 3000.-TL ve üzeri ücret aldığını belirtmiştir. 1500.-TL altı ücret aldığını belirtenlerin oranı ise sadece % 2’dir.
Genel hizmetler işkolunda çalışan emekçiler en çok gıdaya harcama yapıyor…
İşçiler elde ettikleri ücret ile ancak temel ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. İşçilerin en çok harcama yaptığı giderin başında gıda, ikinci sırada eğitim, üçüncü sırada ise giyim gelmektedir. Özellikle harcama kalemlerinden eğitim giderinin tüm işçiler tarafından ikinci öncelik görülmesi, son yıllarda eğitim masraflarının ücretsiz olduğu söyleminin gerçeği yansıtmadığını göstermektedir.
İşçilere göre Çalışma Hayatında ki En Büyük Risk “İŞTEN ATILMA”
İşçiler, çalışma hayatında karşılaştıkları riskleri önem sırasına göre sıralamaları istendiğinde; birinci sırada işten atılma, ikinci sırada sigortasız çalışma, üçüncü sırada ise ücret alamama olarak belirtmişlerdir. Görüldüğü gibi, işçilerin en büyük korkusu işsizlik, güvencesizlik ve gelir yetersizliğidir.
Taşeronlaştırmaya Karşılar…
Belediye hizmetlerinin taşeronlara devredilmesi hakkında işçilerin görüşlerini almak için “Taşeronlaştırma sizce gerekli midir?” sorusu sorulmuş, üyelerimiz % 96’sından gerekli olmadığı yanıtı alınmıştır.
Taşeronlaştırma=Düşük Ücret, Sosyal Güvenceden Yoksun Çalışma ve Sendikasızlıktır…
Üyelerimize “taşeronlaştırma” deyince akıllarına ne geldiği sorulmuştur. İşçilerin % 26’sı düşük ücret, % 25,1’i sosyal güvenceden yoksun çalışma, % 21,5 sendikasız çalışma ve % 21’i de düşük maliyette çalışma yanıtlarını vermişlerdir.
Taşeronlaştırma Yasaklanmalı!
Üyelerimiz, taşeronlaştırma ile mücadelede birinci öncelikleri bu sistemin tamamen yasaklanmasıdır (% 57,2). Özellikle taşeron işçilerin % 63,9’u ve belediye şirket işçilerin % 65’i bu yanıtı vermiştir. İkinci mücadele aracı ise sendikalaşmadır. İşçilerin % 23,1’i “Taşeron işçilerin sendikal hakları güvence altına alınmalıdır” yanıtını vermişlerdir.
Üyelerimiz, Sendikamıza Güveniyor…
Üyelerimiz büyük bir çoğunluğu (% 89,4) Sendikamıza güvendiğini belirtmiştir. En fazla güvendiğini belirten işçiler ise % 94,2 ile kadrolu işçilerdir. Bunu sırasıyla; % 95,5 ile konut işçileri, % 85,9 ile belediye şirket işçileri ve % 80 ile taşeron işçiler takip etmektedir.
Toplu Sözleşmelerden Üyelerimizin Beklentileri…
Üyelerimizin toplu iş sözleşmelerinden beklentilerinin başında iş güvencesini sağlayıcı düzenlemelerin yapılması (% 42,3) gelmektedir. İkinci sırada ücretlerin artırılması (% 39,1), üçüncü sırada ise işçi sağlığı ve güvenliğini koruyucu düzenlemelerin yapılması (% 11) yanıtları alınmıştır.
Ülkemizin En Önemli Sorunu İşsizlik ve İş Güvencesidir…
Üyelerimiz, Türkiye’nin en önemli sorunlarını sırasıyla; işsizlik ve iş güvencesi (% 42,2), gelir dağılımında yaşanan eşitsizlikler (% 18,3), adaletsizlik (% 17,4) ve yolsuzluk ve rüşvet (% 10,4) olduğunu söylemiştir.
Üyelerimiz Kendilerini Öncelikli Olarak Sınıfsal Kimliklerine göre Tanımlıyor…
Üyelerimize “kendinizi öncelikle neye göre tanımlarsınız” sorusu sorulmuştur. İşçilerin önemli bir çoğunluğu (% 51) kendini ekonomik ve sosyal konumuma yani sınıfsal kimliğine göre tanımladıklarını belirtmiştir. % 27,7’lik kısmı ise etnik kimlikliğinin etkili olduğunu belirtmiştir.
Sendikal Faaliyetleri Geliştirmek İçin Öneriler…
Üyelerimize, Türkiye’de sendikaların faaliyetlerini geliştirebilmeleri için öncelikli olarak yapmaları gerekenleri şöyle sıralamıştır:
1. Sendikalar kendilerini değişen koşullara göre yenilemeli ve yeni örgütlenme politikaları geliştirmeli,
2. Sendikalar üyelerine daha fazla güven ve destek vermeli, işverenle uzlaşma içine girmemeli,
3. Sendikalar sadece işçilerin değil, toplumdaki tüm kişi ve grupların haklarını korumak ve geliştirmek konusunda siyasetle ilgilenmeli ve mücadele etmelidir.