01/03/2019
Kapitalist üretim ilişkilerinin ortaya çıkışıyla beraber, işçi sınıfı ağır sömürü koşullarına karşı, sermaye sınıfı ile her zaman mücadele etmiştir. İşçi sınıfı içerisinde kadın işçiler de sermaye sınıfı için “ucuz” ve “uysal” işgücü olarak görülmüş, kapitalist sistemin doğuşu ile birlikte en kötü çalışma koşullarına mahkûm edilmiştir. 19. yüzyılın başlarında uzun çalışma sürelerine, düşük ücretlere ve ağır çalışma koşullarına artık dayanacak gücü kalmayan kadınlar direniş ve eylemler ile mücadele etmeye başladı. İlk olarak, 8 Mart 1857 tarihinde, uzun çalışma sürelerine ve ağır çalışma şartlarına karşı yaklaşık 40 bin tekstil işçisi kadının 16 saatlik çalışma süresinin 10 saate indirilmesi ve düşük ücretlerin yükseltilmesi için greve çıktılar. Daha sonra 8 Mart 1908 yılında, New York “Cotton” tekstil fabrikasındaki kadınların çalışma koşullarının iyileştirilmesi için greve çıktı. Bu sırada çıkan olaylar sırasında fabrika içinde şüpheli bir yangın başladı. 129 kadın, yangında hayatını kaybetti. Bu iki olay zaman zaman karışıklığa yol açsa da 8 Mart’ın doğuşu, her iki direnişin öznesi olan kadın işçilerin daha iyi çalışma koşullarına sahip olmak için vermiş olduğu mücadelenin simgesidir.
Emekçi kadınların mücadelesinin ardından 1910’da gerçekleştirilen İkinci Enternasyonal’e bağlı Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda Almanya Sosyal Demokrat Partisi’nden Clara Zetkin, 8 Mart’ın dokuma işçisi kadınların anısına, “mücadele günü” olarak ilan edilmesini önerdi. Bu önerinin kabul görmesiyle 8 Mart, kadınların cinsel ve sınıfsal sömürüye karşı, eşit ve özgür bir yaşam taleplerini haykırdığı, haklarına sahip çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak tarihe geçti. O günden bu yana kutlanan 8 Mart, dünya kadınlarının taleplerinin ve mücadelelerinin görünür kılındığı, yansıdığı bir mücadele günü olmuştur.
8 Mart’ı Karşılarken…
Direnişin simgesi olarak her yıl andığımız 8 Mart’ı, bu yıl da kadın yaşamı ve bedeni üzerindeki baskının ve saldırının arttığı bir süreç de karşılıyoruz. Hergün en az bir kadın, en sevdikleri tarafından “namus” kisvesi altında öldürülüyor, çocuk yaşta bir kız çocuğu “anne” oluyor, küçücük çocuklara bile cinsel istismar ve şiddet uygulanıyor. Kadınlar kendi hayatlarını kurabilmek için gerekli ekonomik güce de, erkekler kadar ulaşamıyor. İşsizlik kadınlaşırken, çalışan kadınlar da ucuz, esnek ve güvencesiz çalışmaya mahkûm ediliyor. Kısacası kadınların başta yaşam hakkı, özgürlüğü, emeği ve geleceği korunmuyor.
Peki ne diyoruz, ne istiyoruz?
Biz DİSK/Genel-İş olarak, kadınların işyerinde, sokakta, evde, hastanede, okulda kısacası yaşamın her alanında uğradığı ayrımcılığa, eşitsizliğe ve şiddete karşı mücadele ediyoruz ve etmeye de devam edeceğiz. Öncelikli taleplerimiz ise;
► Kadın istihdamını artırmak için önerilen esnek ve geçici çalışma biçimlerine karşı tam zamanlı ve güvenceli istihdam olanakları yaratılmalı,
► Kadınların işe alım ve yükselmelerinde cinsiyetçi politikalardan vazgeçilmeli,
► Kadın ve erkek arasında yaşanan ücret eşitsizliği giderilmeli,
► Ücretli anne-baba izni, kadın ve erkek ayrımı yapılmadan tüm çalışanlar için bir hak olarak tanınmalı,
► İşyerlerinde kadınlara yönelik şiddet ve tacizde kadının beyanı esas alınmalı, denetim ve ceza mekanizmaları işletilmeli,
► Kadınlara özgü görülen ev içi sorumlulukların çözümü için yaşlılar ve çocuklara yönelik ücretsiz bakımevleri ve kreşler açılmalıdır.
Afişimizi PDF formatında görüntülemek ve indirmek için tıklayın
Kadın İşçiler 8 Mart Sözümüz: Başka Bir Dünya Kuracağız, Eşit Bir Dünya! Kadın İşçi Buluşmalarımızdan Derlenen Çalışma Yaşamında Şiddet ve Tacizin Ortadan Kaldırılmasına İlişkin 190 sayılı ILO Sözleşmesi ve 206 sayılı Tavsiye Kararı Bilgilendirme KitapçığıYaşamı ve Eşitliği Savunanlara Her Gün Mücadele Her Gün 8 MartGenel-İş Kadın İşçi Buluşması ve Sonuç BildirgesiKadınlar Hâlâ Adaletin Kapsama Alanı Dışındaİstanbul Sözleşmesinin Yürürlükten Kaldırılması Hukuksuzdur!Kadınlar Sendikada Örgütlü, Birlikte Güçlü!Kadına Yönelik Her Türlü Şiddetin Karşısında, Kadınların Mücadelesinin Yanındayız!Ölmek İstemiyoruz! İstanbul Sözleşmesinden Vazgeçmiyoruz! Salgın Kadınları İşsiz BıraktıKadınlar, Corona Günlerinde Artan Şiddete Karşı Mücadeleye ÇağırıyorEPSU 8 Mart’ı Kadının Sağlık Hakkına İthaf EttiÖRGÜTLEN, GÜÇLEN, Eşitsizliği, Adaletsizliği, Şiddeti Sömürüyü DURDUR!8 Mart: Örgütlen! Güçlen! Durdur!Asla Yalnız Yürümeyeceksin!Meksika'da Kadınlar Polislerin Cinsel Saldırılarına Karşı AyaktaNepal’de İnşaat İşçisi Kadınlar Direnişteİspanya’da Ev İşçisi Kadınlar Örgütleniyor Disk ve FNV’den Güvencesizlik ve Kadın Emeği Etkinlikleri Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Et!İsviçre'de Kadın GreviKreş İşveren SorumluluğudurBir Mücadelenin Tarihi: Kadınların Oy HakkıKadınların Coşkusu Yasakları YendiKadınlar 8 Mart’ta Tüm Dünyada Dayanışmayı Büyüttü8 Mart'a Giderken Kadınlar Yaşasın Hayat Dedi2018 Yılında Dünyada Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ÖrnekleriToplumsal Cinsiyet Eşitliği İçin Büyük Sıçrama8 Mart'a Atfen Türkiye'de Kadın Emeği Raporumuz Yayımlandı8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Kutlu OlsunGeçmişten Günümüze Kadınlar Direniyor!Nafaka HakkıGece Vardiyası Kadınlarda Meme Kanseri Riskini ArtırıyorTürkiye’de Kadınlar ve Kadın Emeği Raporumuz YayımlandıKadın İşçilerin Hakları Kitapçığımız ÇıktıEşitsizliğe, Adaletsizliğe, Şiddete Karşı Örgütlüyüz, Güçlüyüz!İzlanda’da Kadın İşçiye Düşük Ücret Ödemek YasakILO, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü İçin Çağrı YaptıŞiddetsiz Bir Hayatı Kuracağız!Şiddete Karşıyız, Hayatı Savunuyoruz!KADIN İŞÇİLERE YÖNELİK SON YASAL DÜZENLEMELER8 Mart'ta Alanlardaydık!8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Kadınlar Sözlerini Söylüyor25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü Analık İzni veya Ücretsiz İzin Sonrası Yapılacak Kısmi Süreli Çalışmalar Hakkında YönetmelikTürkiye Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Endeksinde Son Sıralarda!İşyerinde kadınlara layık görülenler: Taciz, şiddet, ayrımcılık Güvencesiz Kadın Emeği Toplantısında Emeğimizi, Kimliğimizi, Direnişimizi Konuştuk