12 Eylül Sürüyor
12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin üzerinden 37 yıl geçti ama darbenin toplum ve işçi sınıfı üzerinde yarattığı olumsuz sonuçlar ve uygulamalar halen sürüyor.
Askeri darbelerden en çok etkilenmiş, en çok zararı görmüş, başkan ve yöneticileri idamla yargılanmış, faaliyetleri durdurulmuş, binalarına el konulmuş, darbeye zemin hazırlamak için 1 Mayıs 1977’de olduğu gibi katliamlara uğramış bir işçi örgütü olarak darbecilere karşı her zaman karşı durduk, mücadele ettik.
12 Eylül uygulamaları bugün OHAL rejimiyle birlikte sürdürülüyor.
12 Eylül, Türkiye'deki bütün demokratik kurumları, sendikaları kapatan, demokrasiyi yok eden bir harekattı. Ne genel alanda ne sendikal alanda tahribatı henüz giderilemedi. 12 Eylül bugün yaşanan demokrasi dışı uygulamaların zeminini hazırladı. Biz bugün sendikal mücadelede neden şikayetçiysek, hepsi 12 Eylül'le geldi.
Sendikamız dün olduğu gibi bugün de her türlü demokrasi dışı girişimin karşısındadır.
Emeğe karşı yapılan her saldırıya karşı nasıl mücadele verdiysek, demokrasiye, yargının bağımsızlığına, insan hak ve özgürlüklerine yapılan her saldırının da karşısında adaletten, eşitlikten ve özgürlükten yana tavır aldık, almaya da devam ediyoruz.
Demokrasi bir sınıf yada zümre için değil herkes içindir.
Demokrasiyi kendi çıkarları uğruna yok edenler yaşanan tüm darbe süreçlerinin temel sorumlularıdır; çünkü demokrasinin zayıflaması, hukukun üstünlüğü ilkesinin çiğnenmesi ve yargının bağımsızlığının zedelenmesi demokrasi dışı güçleri kuvvetlendirmekten başka bir amaca hizmet etmez.
Darbelere ve darbecilere karşı verilecek en büyük cevap, demokrasiyi yeniden tesis etmek, eşitliği ve özgürlüğü herkes için daha güçlü istemektir.
12 Eylül askeri faşist darbesini 37. Yıldönümünde bir kere daha lanetliyoruz.
Hangi amaç ve kim tarafından yapılırsa yapılsın her türlü darbenin ve siyaset alanına demokrasi dışı müdahalelerin karşısındayız.
Darbeler ve darbeciler karşısında bugün demokrasi güçlerinin temel görevi; adaletsizliğe, hukuksuzluğa, emek düşmanlığına, ayrımcılığa ve savaşa karşı hep birlikte demokrasi, eşitlik ve barış mücadelesini vermektir.
