09/12/2017
DİSK’in Kudüs ile ilgili açıklaması:
Kudüs Kardeşliğin ve Direnişin Başkentidir!
ABD Başkanı Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyacağını duyurması geniş kesimlerin tepkisini çekti. Dünya genelinde Filistinliler öfkelerini sokak eylemleriyle gösterirken barış ve çözüm yanlısı Museviler bu açıklamanın yangına körükle gitmek olduğunu söylediler. ABD’nin amacı Ortadoğu’da sürmekte olan savaş ve çatışmaları yaygınlaştırmak, istikrasızlığı derinleştirmektir.
Konu uluslararası sendikal hareketin de gündemine gelmiştir. Arap Sendikalar Konfederasyonu (ATUC) Genel Sekreteri Mustafa Tlili yaptığı açıklamasında Trump’ın büyükelçiliği taşıma planını kınarken bu adımın “Filistinlilere yönelik şiddeti ve işgali meşrulaştırdığını, ırkçı bir din devletini güçlendirdiğini” ifade etmiştir. Kudüs’ün Filistin’in başkenti olduğunu belirten Filistin Sendikalar Konfederasyonu (PGFTU) ise bağımsız ve egemen bir Filistin Devleti’nin kurulması için dünya sendikalarına destek çağrısı yapmış, ABD’nin uluslararası sözleşmelere uyması gerektiğini hatırlatmıştır.
Kudüs, yüzyıllardır çok kültürlülüğün ve çok sesliliğin başkenti olmuştur. Farklı milletlerden ve farklı inançlardan halklar burada birlikte yaşamıştır, yaşamaktadır. Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun (ITUC) belirttiği gibi “ABD’nin pervasızca açıklamaları bölgedeki barış sürecine zarar vermektedir.”
Kudüs, aynı zamanda direnişin başkentidir. Filistin halkı on yıllardır bütün dünyanın gözü önünde zulme, baskıya ve ayrımcılıklara direnmektedir. Türkiye halkı, emeğiyle geçinen onuruyla yaşayan işçiler her zaman olduğu gibi bugün de Filistin halkının yanındandır.
Filistin direnişe destek olmak isteyenler öncelikle kendi memleketlerindeki zulümlere direnmelidir. Taşeronlaşmaya karşı çıkan işçiler, hukuksuz ihraçlara karşı mücadele veren kamu emekçileri, şiddete ve tacize hayır diyen kadınlar, gerçekleri yazdığı için tutuklanan gazeteciler, barış isteyen akademisyenler, ırmağına, ormanına ve kentine sahip çıkanlar… Hepimiz Filistinliyiz, Hepimiz İsrail’e karşı direnişin bir parçasıyız.
Filistin Direnişi bir turnusol kâğıdı görevi görmektedir. Bir yandan İsrail ile ticaret yapan çevreler diğer yandan İsrail protestoları düzenlemektedir. Onlar kurtla kuzuyu yiyip çobanla ağlayanlardır. Türkiye’de devam eden OHAL İsrail politikalarını hatırlatmaktadır kendi vatandaşlarına zulüm ve ayrımcılık uygulayanlar Filistin halkının gerçek dostu olmazlar.
AKP hükümeti Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyan anlaşmalara çok önceden imza atmıştır. AKP hükümeti İsrail ile çok sayıda ticari, askeri ve teknolojik ortaklık yürütmektedir. Filistin halkına destek vermek için atılacak ilk adım İsrail ile bütün ticari, askeri ve kültürel ilişkileri kesmektir.
DİSK olarak farklı millet ve inançlardan işçilerin bir arada özgürce yaşayabileceği bağımsız, demokratik ve laik Filistin’e olan özlemimizi hatırlatarak başta Filistin Sendikalar Konfederasyonu olmak üzere Filistin halkıyla dostluğumuzu geliştireceğimiz bir kez daha ilan ederiz.
Emperyalizm ve işbirlikçileri yenilecek; Filistin Halkı Kazanacak!