05/12/2022
Bugün DİSK Genel Merkezi'nde DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu'nun Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte gerçekleştirmiş olduğu basın açıklamasıyla DİSK'in 2023 yılı asgari ücret talebi açıklandı. Büyük bir ekonomik kriz içerisinde olan ülkemizde yaşanan hayat pahalılığı ve yoksulluğa işaret ettiği konuşmasında Çerkezoğlu özetle şunları söyledi:
"Bugün yüksek enflasyon karşısında işçilerin, kamu çalışanlarının ve emeklilerin gelirleri hızla erimeye devam ediyor. Eksik hesaplandığını bu ülkede herkesin yaşayarak gördüğü TÜİK’in resmi verilerinde dahi enflasyon yüzde 84, gıda enflasyonu ise yüzde 103 civarında gerçekleşti. Emeklilerde ve düşük gelirlilerde gıda enflasyonu ise yüzde 131-151 bandında gerçekleşiyor.
Yüksek Enflasyon Bölüşüm ve Gelir Dağılımını Olumsuz Etkiliyor
Son yıllarda emeğin (işgücünün) yurt içi hasıla içindeki payı gerilerken sermayenin payı artmaya devam ediyor. Yoksuldan alıp zengine, ücretliden alıp sermayeye veren bu düzen, ücretlerin baskı altına alınmasına dayanıyor.
Asgari Ücretle Çalışanların Oranı Yükseliyor
Ücretleri düşük tutarak emeği ucuzlatmaya dayalı bu politikaların sonucu olarak, açlık sınırının bile altındaki asgari ücret, ortalama ücret haline geldi. Asgari ücretle çalışanların oranı giderek yükseliyor. AB ülkelerinde asgari ücret civarında bir ücretle çalışanların oranı ortalama yüzde 4 iken, bu oran ülkemizde yüzde 50 civarındadır. Bu durum elbette az önce vurguladığımız bilinçli politikaların sonucu. Ülkemizde her şeyin ama her şeyin sendikalaşmayı engellemek üzerine kurulu olması ve toplu iş sözleşmesi kapsamının son derece düşük olması, milyonları asgari ücrete veya civarında bir ücrete mahkûm ediyor. Diğer taraftan asgari ücrete bile erişemeyen milyonlar var.
Sendikalaşma baskı altına alındıkça, toplu pazarlık kapsamı daraldıkça, grevler yasaklandıkça asgari ücretle çalışanların oranı yükseliyor. Öte yandan asgari ücretteki artışın diğer ücretlere yansıtılmaması nedeniyle, asgari ücret ortalama ücret haline geliyor. Ülkemiz “asgari ücretliler toplumu” haline gelirken, asgari ücret pahalılık ve zamlar karşısında her gün daha fazla eriyor.
Özetle bugün asgari ücreti konuşurken sembolik bir ücreti değil, ortalama ücreti konuşuyoruz. Bu koşullar altında asgari ücretin insanca yaşanacak bir ücret olarak saptanması yaşamsal önem taşıyor.
Asgari Ücrette İşçinin Ailesinin Geçimi Hesaplanmıyor
Asgari ücret aileleriyle birlikte on milyonlarca yurttaşın derdi, milyonlarca işçi ve onların ailelerinin yaşam koşullarını ilgilendiren çalışma hayatının en temel konularından biridir. Ancak bu çarpıcı tabloya rağmen Türkiye’de asgari ücretin belirlenmesinde uluslararası standartlar dikkate alınmıyor, işçinin ailesinin geçimi hesaba katılmıyor, hala tek bir işçi üzerinden asgari ücret hesabı yapılıyor.
Bir diğer sorun, asgari ücret tartışmaları resmi enflasyona hapsedilmek istenmesidir. Bugünlerde bol bol duyduğumuz ve duyacağımız “Asgari ücreti enflasyona ezdirmedik” söylemi hakikati ifade etmemektedir. Gerek resmi enflasyon verilerinin baskılanması ve hatalı ölçülmesi, gerekse farklı gelir grupları için, işçiler, emekliler, dar gelirliler için ayrı ayrı enflasyon verisi açıklanmaması nedeniyle enflasyona endeksli bir asgari ücret tartışması eksik kalmaktadır. Resmi enflasyon üzerinden hakikat çarpıtılmak istense de çarşıda, pazarda, markette, faturalarda yaşadığımız gerçek ortadadır.
“Biz çalışıyoruz, biz üretiyoruz, Türkiye büyüdü ise hakkımızı istiyoruz”. Sadece enflasyona hapsedilmiş bir asgari ücret tartışması asgari ücretin ve dolayısıyla emeğin milli gelirden aldığı payın sürekli düşmesine, dolayısıyla bölüşüm ilişkilerinin bozulmasına yol açmaktadır. Enflasyona hapsedilmiş bir asgari ücret tartışması gelir adaletsizliğini büyütmektedir. Bu nedenle asgari ücret belirlenirken kişi başına Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (KB GSYH) artışının da esas ölçü olması gerekmektedir.
"Dört kişilik bir ailenin asgari geçim şartlarını belirleyen yoksulluk sınırı 26 bin TL'nin üzerindir. Bir evde iki kişi çalıştığında yoksulluk sınırının aşılması gereklidir. Bu nedenle asgari ücret en az net 13 bin 200 TL olmalıdır. Bu miktar 2023 yılı içinde tekrar değerlendirilmelidir" ifadelerini kullandı. Enflasyonun yanlış hesaplandığı ve vatandaşın enflasyon altında ezildiğini vurgulayan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, asgari ücretin net 13 bin 200 TL olması gerektiğini söyledi.