23/10/2020
İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki yasa teklifleri, diğer adıyla Torba Yasa tasarısı komisyonda görüşüldü. Meclis’e sunulan yasa teklifleri her ne kadar sadece vergi borcu yapılandırması ve sermayeye getirilen teşvikler ile gündeme gelse de aslında çalışma yaşamını kökten değiştirebilecek düzenlemeler içeriyor. 25 yaşını doldurmamış veya 50 ve üstü yaşta olan işçilerle belirli süreli iş sözleşmesi imzalanmasının yolunun açılması özellikle genç işçiler açısından büyük bir tehlike. Çünkü İş hukukuna hâkim olan temel prensiplerden birisi iş sözleşmesinin sürekliliği dolayısıyla iş sözleşmelerinin belirsiz süreli olmasıdır. Mevcut yasalarda belirli süreli sözleşmeler ancak istisnai durumlarda yapılabilmektedir. Yasayla bu prensip yok edilmeye çalışılmakta güvencesizlik hâkim kılınmaya çalışılmaktadır. Çünkü yapılan değişiklik ile 25 yaşın altındaki çalışanlarla 50 yaşın üstündeki çalışanlar açısından hiçbir sınırlamaya tabi olmadan belirli süreli iş sözleşmesi yapılması olanağı işverene tanımaktadır. İşçiler yapılacak düzenlemeyle İş Yasasının iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacağı gibi iş sözleşmesinin sona ermesinden doğan kıdem ve ihbar tazminatı gibi haklarından da mahrum bırakılacaktır.
Belirli Süreli İş Sözleşmesi ile getirilmek İstenen Kölelik Düzenidir
Yasayla getirilecek düzenlemeyle, İş Kanunu’nun belirli süreli iş sözleşmelerinin yapılabilmesini objektif koşulların varlığı şartına bağlayan 11. maddesiyle işçiyi koruyan hükümleri geçersiz olacaktır. Yaş bakımından işçiler arasında ayrımcılık yapılması yasallaşacaktır. Yapılacak değişiklikle bir defada veya yenilenerek yapılan belirli süreli iş sözleşmelerinin toplam süresi 2 yılı aşamayacak.
Bir başka düzenleme ile “25 yaşından küçük olup hizmet akdine tabii olarak bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan ve çalıştıkları kişi yanında ay içinde çalışma saati süresine göre hesaplanan çalışma gün sayısı 10 günden az” olanlar için yaşlılık aylığı primi ödeme zorunluluğu da kaldırılacaktır. Sosyal güvenlik hakkı ülkemizin kabul ettiği uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmıştır ve bütün yurttaşları kapsar. Böyle bir düzenleme hem üst normlara aykırı hem de yaş yönünden çalışanlar arasında ayrımcılık yapıldığı için Anayasa’da yer alan eşitlik ilkesine aykırılık oluşturacaktır. Bu düzenleme yasalaşırsa 25 yaşın altında birden fazla işverenin yanında her biri ayda 10 günün altında çalışanlar, 25 yaşını doldurana kadar çalıştığı süreler emeklilik hakkı için dikkate alınmayacaktır.
Kısaca bu yasa teklifi Meclis Genel Kurulu’ndan geçerse, işverenler istedikleri zaman işçileri işinden edebilecek, hem de kıdem, ihbar ve kötü niyet tazminatı ödemeden.
Holdingler İşçiden Daha Az Vergi Ödeyecek
Yine Yasa Teklifi ile sermayeye getirilen vergi avantajı, ülkenin tüm vergi yükü, sistemin en mağduru olan işçi sınıfının omuzundayken, ülkenin zenginleri yani sermaye sahipleri, işçi sınıfının ödediği oranda hatta altında vergi ödeyebilecek. Teklife göre, yüzde 20 olan Kurumlar Vergisi oranı Cumhurbaşkanı’nın yetkisiyle yüzde 15’e kadar düşürülebilecek. Bu yetkinin kullanılması halinde holding ve şirketler asgari ücretliden dahi daha düşük oranda vergi ödeyecek. Oysaki bu yüzde 15’lik oran halen yılda 22 bin liranın altında kazanç elde eden toplumun en düşük gelirli kesimine uygulanıyor.
Kayıt Dışı Çalıştırmaya İşsizlik Fonu Kaynağı Getiriliyor.
Normalde kayıt dışı çalıştırmaya idari para cezası uygulanması gerekirken, kayıt dışılığa ödül veriliyor.
Kanun Teklifiyle, işsizlik sigortasından 18 aya kadar işverenlere getirilen teşvikler yetmemiş gibi bir de kayıt dışı çalıştırmaya, asıl amacı işsizler için kullanılması gereken fondan kaynak aktarılıyor.
Yasa teklifinde kayıt dışı çalışma; “Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeksizin istihdam edilmeye devam edilmekte olanların”, yani kayıt dışı bir şekilde yasaya aykırı çalışanları işveren yasa dışı çalıştırmakta olduğunu kabul ederse prim ödeme gün sayılarının 44.15 Türk lirası ile çarpımı sonucu bulunacak tutar kadar işsizlik sigortası fonundan destek alacaktır, denmektedir.
Uyarıyoruz! İşçi sınıfının mücadele ederek kazandığı haklarından elinizi çekin. İş güvencesi ve sendikal haklar mücadelemiz sürecek ve biz kazanacağız!